Nerde Eski Bayramlar
Bayram

Nerde eski bayramlaar..
Bu sözü çocukluğumda ben pek duymadım ne yalan söyleyeyim.Yaşadığımız yerde akrabamızın olmaması bile, bayramı bayram gibi yaşamamızı engellemedi hiç!Şeker toplamaya çıktığımız mahallemizde tacizci komşu dedeler oturmuyordu sanırım veyahut baklava çalmaya çalışan hiç arkadaşım olmadı benim.. nitekim bayram süresince tüm komşu teyzelerimiz,şeker komasına sokacak derece yükleme yapıyorlardı özenle bünyemize :)Uzun sofralar kurulurdu caddenin göbeğine.Kimse yol kapalı diye eline döner bıçağı alıp kana bulamazdı bayram sabahlarımızı.Hiç küslük olmaz mıydı? olurdu elbet ama pek uzun sürmezdi.Mahallenin önde gelen nineleri,dedeleri bir iştirakte bulunur,mübarek günlerde gerekeni yapardı.
ooooffff naftalin kokulu mendiller hiç aklımdan çıkmaz!bayram harçlığı dediğin şey bile öyle açıktan cebe atılmazdı.Pazarlık konusu asla olmadı,olamazdı!Oyalı mendillerin arasına özenle iliştirilir,bayramlaştıktan sonra nazikçe ele tutuşturulurdu.Çocuklar aza tamah eder,tüm harçlıklar ortada toplanır 10 kuruşluk leblebi tozları boğazları düğümleyene kadar yenirdi.Kız kaçıranlar alınır,sesten etkilenen ilk komşu cinnet geçirene kadar sağda solda ateşlenirdi :)
aaah ah bizim Vural bakkal!aklıma düştü yine..kara kaplı veresiye defterini her ele alışında bir yevmiye keserdi benden "liste yine kabarık Özlem Hanım,annenle aramız açılmasın dükkanı sil süpür istediğin çikolatayı al" derdi :)ilk ticarete atılışım bununla sınırlı değil elbet!Evin önüne kurulan çarşamba pazarı esnaflarından biriydim bende.Ülkenin hiç bir yerinde bulamayacağınız buz gibi soğuk şebeke suyu,benim tesislerimden geçiyordu her hafta.Müşteri veli nimetti,kesme bardaklarım hiç bir zaman eksik olmazdı :) sana bu hikayeyi uzun uzun başka bir zaman anlatırım..
Bayram diyordum..ben her nohut tanesi uzamamı arife suyu ile yıkanmama borçluyum.Arife günü yanan su kazanları,365 gün hiç banyo yapılmamışçasına örgü kesesinin derine işlemesi,hep o zamanlara dayanır..
Annem mutlaka yeni elbiseler dikerdi bayrama özel.Dikerdi diyorum.. O zaman nerde her köşe başında çocuk mağazası?Hadi mağzayı buldun, alacak para zaten hiç olmazdı.Çok güzel elbiseler dikerdi annem,Allah var.Beni büyüten tüm elbiseler özenle paketlenip memlekete yollanır, kuzenlerin üzerinden de bir posta geçerdi :)Patronlarını en küçüğü 6 metrekare olan halıların altına koyardı.Üzerine basıldıkça ütülensin, buruşmasın diye özenle dizerdi onları.
Mezar ziyaretleri de mutlaka arife gününden tamamlanır,Yasini Şerifler okunur,ölmüşlerin ruhlarına hediye edilirdi.Gecesinde yeni bayramlıklar eve hırsız girer de çalınır korkusuyla(!) koyunlara alınır,öyle uyunurdu.Ayakkabılarım yeniyse ne ala değilse jilet gibi boyanmış parlatılmış baş ucumda odamı aydınlatırdı!
Çok güzeldi bayramlar..Küçükler küçük, büyükler büyüktü..Herkes mahallesinde;çocuklarıyla, komşularıyla mutluydu.Bayram mutluluğu zorunlu değil,ilahi bir bağ kurardı aramızda.
Yaş aldıkça ben de diyorum bak şimdi;
aaaah aahh nerde o eski bayramlaaar?!
Senin Tepkin Nedir?






