EMEKLİLİK SİSTEMİNDE KIRILMALAR

Emeklilik; belirlenen bir sürede çalışma hayatında aktif yer alan ve sosyal güvenlik kurumuna bu aktifliğini kendi parası ile prim olarak yatıran bireyin, bu süreyi doldurduktan sonra dilekçesini vererek, artık aktif çalışmayı bırakması, prim ödemesini durdurması ve tüm çalışma hayatı boyunca biriken primlerini her ay hesaplanan oranlarda alması olayıdır.

Sistemin mantığı çok güzel. Örneğin; 25 yıl çalışan bir kişi yılıni ve günlerini doldurduğunda bayrak teslimi yapıyor. 18 yaşında iş hayatına girdiyse 43 yaşında emekli oluyor. Artık kendine, çocuklarına daha güzel vakit ayırabiliyor ve ülkesindeki sosyal çalışma güvenliğini desteklemiş bir şekilde vatandaşlık görevinide yapmış oluyor. İdeal emeklilik budur.

Fakat; ülkemizde bu sosyal çalışma güvenliği çatırdadı. Üzülerek yazıyorum ama ilk çatırtı herkesin bildiği EYT.

Emeklilikte yaşa takılanlar(EYT), bu insanlar sanki kendileri takılmış gibi isimlendiriliyor. Halbuki; bir sisteme dahil olan ve bu motive ile çalışan insanlara; yok 1998, yok 1999 şeklinde bir yasa ile engel olduk. Herkes; EYT lilere yardım etmek istiyor. Herkes yardım etsin, haklarıni versin, bu insanlar emekli olsun, sosyal çalışma güvenliğindeki herkesin bildiği bu çatırdama kapansın istiyorum.

Ama, başka bir çatırdama daha var. Mesela; 18 yaşında çalışma hayatına girmeyip, ben üniversite okuyayım deyipte, yüksek tahsilim ile kendime ve ülkeme daha kaliteli bir standart sağlayayım diyenler ne olacak. Yani kanun çıktığı gün, üniversite öğrencisi olanlar. Bunlarda ÜTT, üniversite tahsiline takılanlar değil mi?

Asıl demek istediğim; bu gibi kanunlar için haksızlığın engeli, kanunun kabul tarihinden sonra doğanlar için geçerli olması gereğidir. Bu şekilde olursa ÜTT lerde mahrum olmaz, bu kanundan önce evlenenlerın sayesinde doğanlarında mağduriyeti olmaz.

Bu yazıdaki amacım, kurtarabildiğim kadar mağdur kurtarmak. Aslında, bu kanunun kabulünden sonra doğanlarda mağdur ve bunlarda hepimizin çocukları. Gönlümün ve mantığımın asıl istediği bu uygulamanın kaldırılması. Çünkü; 25 yılı ve günleri tam doldurmak doğru olandır. 43 yaşında yılını ve gününü tam dolduran birine, sen 60 yaşıni bekle diyemem ben. 17 yıl daha çalış veya sistemden çık, gss yatır, 60 yaşında emeklilik maaşını vereceğim diyemem. 17 yıl neredeyse çeyrek ömür. 1,2 veya 3 yılda değil; 17 yıl bekle ne demek. Bu son yazdığım çatırtı değil, adeta deprem... Herkese hakkını verin..