Bir zaman makinası olsa geçmişe mi geleceğe mi gitmek isterdiniz ? Hiç düşündünüz mü ? Bu soruyu dışarı çıkıp yüzlerce binlerce insana sorup bir analiz yapabiliriz daha sonra nedenlerini sorup seçenekler halinde sınıflandırabiliriz , analiz edebiliriz . Ama önce kendi fikirlerimi anlatmak istiyorum. Herhangi biri bana bu soruyu sorsa kesinlikle geçmişe gitmek isterim derdim. Geleceği merak etmiyor muyum tabiki merak ediyorum. Geçmişe gitmek istememin nedeni , geriye dönüp yaptığım hataları ya da başarısızlıklarımı hayatımı değiştirmek için değil (ki yaşım o kadar fazla bile değil) , aradığım şeyleri şuanki hayatımda bulamamak. Nedir bunlar ?
Biliyorsunuz günümüzde internet ve teknoloji çok yaygın. Aynı zamanda yaklaşık bir yıldır dünyanın genel konusu olan salgın covid-19 mevcut. Böylelikle çoğu şeyi kağıt kalem ile değil online ile yapmaya başladık. İşimizi internete taşıdık , alışverişimizi internetten yapıyorduk en temel ihtiyaçlarımızı dahi internetten yapmaya başladık , sevdiğimiz insanları arayarak görüntülü konuşmaları arttırdık. Bu yeni sürece adapte olduk. Eskiden görüntülü arama mı varmış canım :) insanlar sevdiklerine mektup yazarmış. İçimizden buna ne kadar da zahmetli bir süreç diyoruz. Belki yazanlar bilir yazmayanlar da nasıl birşey olduğunu bilir mevzu bahis zahmetli yada uzun meşakkatli olması değildir. Asıl mesele insanların zamanını nasıl değerlendirdiği. Eskiden insanlar sevdikleriyle birlikte vakit geçirir uzakta olan sevdiklerine de mektup yazarmış. Şimdi ben çevreme bakıyorum. Salgın dahi olmasa herkes telefonda internette Instagram'da. Evimizde bile yeri geliyor muhabbet etmek yerine telefonlarımızda sosyal medya takip ediyoruz. Bakın burda önemli bir nokta var internet bir araçtır. Bilgiye ulaşma aracıdır. Uzun yolla yapılan birşeyi kolaylaştırma aracıdır. Ben kahve içmek istiyorum , sohbet etmek istiyorum. Hic tanımadığım biri ile tartışmak onun bakış açısından bakmak istiyorum. Yaşadığı başına gelenlerden çıkardığı dersleri , başarılarını başarısızlıklarını paylaşmak istiyorum. Sarılmak, gülmek , ağlamak istiyorum. Tek derdimiz sosyal medyada kim ne almış , hangi alışverişi yapmış , ne giymiş ne takmış olsun istemiyorum. Zaten kısacık ömrümüz var belki 70 belki 80 yaşa kadar yaşar yada yaşayamayız. Günde sadece ve sadece 24 saatimiz var. Belli bir kısmını çoğumuz temel ihtiyaçlarımızı karşılamak için para kazanmak için harcıyoruz. Geri kalan zamanınız sizin için değerli değil mi ? Kendiniz için birşeyler yapmak , sevdikleriniz ile birlikte olmak istemiyor musunuz ? İşte ölüm de geçmiş de bu yüzden değerli ve geri dönülmez değil midir? Belki de geçmişe gitme hakkım olsa bu yüzden kullanmak isterim. Zaman ileri yöne akmasa keşke derim. Bu yüzden Teknolojiden yararlanmak istiyorum. Ama teknoloji hayatıma yön versin istemiyorum. İnternet birilerine ulaşmak için aracım olsun, ama internet benim 24 saatimi kullanmasın istiyorum.
Sonuç olarak geleceği mutlaka görmek istiyorum ama bu şekilde nasıl bir geleceğe ulaşırız , ve ulaştığımız gelecek bize samimiyeti ,sarılmayı sevgiyi hoşgörüyü bol kahkayayi dostluğu aratacaksa istediğim gelecek olmayabilir. Bunlar benim umutlarım , düşüncelerim. En yakın zamanda sevdiğim insanlara sarılacağım hiçbir şeyin sevdiklerim kadar değerli olmayacağını biliyorum. Belki farklı görüşte olabilirsiniz size sonsuz saygım var. Hatta düşüncelerinizi zevkle dinlerim. Bakış açısı görmek isterim. Benimle aynı düşüncede iseniz eğer çevreniz ile konuşun, anlatın. Onların ne düşündüğünü sorun. Konuşmak biz insanlar için en basit ve etkili iletişim biçimidir. İnterneti kullanın , insanları sevin. Bunun tersini yaparsanız işler yolunda gitmeyebilir. Lütfen siz de düşüncelerinizi benimle paylaşın. Sevgiyle kalın...