Usta Yazar | Yazdıkça Ustalaş, Ustalaştıkça Kazan & esracolakk https://www.ustayazar.com/rss/author/esracolakk Usta Yazar | Yazdıkça Ustalaş, Ustalaştıkça Kazan & esracolakk tr Copyright 2023 Usta Yazar& All Rights Reserved. Atalar hak söylemiş: Mart ayı https://www.ustayazar.com/esracolakk-2969 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2969 Hep deriz ya atalarımızın bir bildiği var. Atalarımız sadece bilmekle iktifa etmeyip o bilgileri bağlamına, içeriğine, akışına ve akıcılığına uygun öyle güzel cümlelerde kullanmışlar ki biz onlara atalar sözü, yani atasözü demişiz. İşte onlardan bir tanesi de şu soğuk kış günlerinin ardından gelen Mart ayı için söyledikleri ve bizim de sıkça kullandığımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.” sözü.

Şubat ayından itibaren cemrelerin düşmeye başlaması ve son cemrenin mart ayı başlarında toprakla buluşmasıyla birlikte ilkbaharın müjdelendiğini biliyoruz. Tüm bu gelişmeleri elektronik kaynaklardan rahatça takip edebiliyoruz. Ama hava durumunu ve doğa olaylarını bizler gibi meteorolojiyi  yahut haberleri takip edemeyen atalarımız ne yapıyor, doğanın işaretlerine bakıyor, yaşadıkları tecrübelerle onları anlamlandırıyor ve ona göre hareket ediyor. Önce kış mevsimi ile ilgili tabiatı okuyor ve “Ayva çok olursa, kış sert geçer.”, “Ceviz bol olursa, kış çetin olur.”, “Kavak yaprağını tepeden dökerse, kış çok olur.”, “Dut yaprağı açtı soyun, döktü giyin.” vb. birtakım tespitlerini ortaya koyuyor. Sonra hayvanları incelemeye başlıyor. Karıncalar, sincaplar gibi hayvanlar eğer çok fazla yiyecek stoğu yapıyorsa anlıyorlar ki kış pek çetin geçecek. Ona göre hazırlıklarını tamamlıyorlar. Ardından da diyorlar ki, mart ayı ilkbaharın başlangıcı olsa da ancak kapıdan bakabiliriz dışarıya. Güneşe sakın aldanma, çünkü hala soğuklar devam ediyor. Yoğun bir kış mevsiminin ardından elde avuçta odun da kalmamış, kazmaya küreğe sıra gelmiş. Tabi burada mecazi anlamda olayın ciddiyeti vurgulanıyor. E kış bitmeyince hastalıklar da bir türlü sona ermiyor. Ama atalar bunu da biliyor ve “Mart ayı dert ayı”, “Mart çıkmadıkça dert çıkmaz.” diyor. Mesela birinin huyunu beğenmiyor, kararsız ve huysuz bir tipi anlatmak için “mart havası gibi” tabiriyle şahane bir benzetme kullanıyor.

Velhâsıl-ı kelam yaşadığımız karlı ve soğuk Mart ayına binaen, yüreğimizi ısıtacak sözcükleri bugünlerimize taşıyor.

]]>
Fri, 11 Mar 2022 10:08:30 +0300 esracolakk
3 yaş sendromu https://www.ustayazar.com/esracolakk-2965 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2965 Çocuğum “Otur” diyor. Oturuyorum, neden oturdun diye ağlıyor. “Peki kalkayım.” diyorsun. Bu defa neden kalktın diye ağlıyor. Hatta ağlamanın da ötesinde kendini yerlere atıp krizlere giriyor. İşte 3 yaşında bir çocuğunuz varsa, tam olarak yaşadığınız durum bu. Acaba çocuğum bana neden böyle davranıyor diyerek karalar bağlamaya hiç gerek yok. Çünkü bilimsel tespitlerle ortaya konulmuş, alan literatüründe de “3 yaş sendromu” olarak yerini almış.

Anne yüreği işte bilimsel tespitlerle izahı yapılmış olsa da içi rahat etmiyor. Ancak biraz araştırma yaptığımızda görüyoruz ki çocuğumuzun bu şekilde davranmasının altında yatan sebepleri var. Nasıl ki ergenlik dönemine girdiğinde halk ağzındaki tabiriyle “büyüme ağrısı” çekiyorsa ergenlerimiz, çocuklarımız da bu dönemde zihinsel olgunlaşma döneminden geçiyor. Hızlı büyüyorlar, gelişiyorlar evet ama sadece görünürde değil bilişsel olarak da bir ivme kazanıyorlar. Bunun da adaptasyon süreci pek kolay olmuyor. Peki biz anneler ne yapalım? Bırakalım çocuklarımız gönül rahatlığıyla ağlasın, ağlasın ki kendine gelebilsin. “Odana git, kapını kapat, ağla, sakinleş öyle gel!” gibi emir kipiyle yüklü, küçücük bedenlerin küçücük zihinlerine ağır gelecek büyük cümlelerle değil… Onların göz hizasına gelerek, “Merak etme ben senin yanındayım, sana sarılmamı ister misin?” gibi iç ısıtan sözcüklerle onların yanında olalım. Dikkatlerini başka yönlere çekecek aktiviteler teklif edelim. Resim, boyama, ilgi alanı her ne ise onu rahatlatacak çözümler sunalım. Bu süreç geçici merak etmeyin. Tecrübeyle sabit. Ve bu süreci sağlıkla atlatan çocuklar duygularını, öfkesini, ilişki yönetimini çok güzel kontrol edebiliyorlar. Bu nedenle sabretmeye değer; çünkü meyvesi çok kıymetli.

Çocuklarımızı daha iyi anlayabilme ve her daim sevgiyle sarabilme dileğiyle…

]]>
Thu, 10 Mar 2022 23:20:55 +0300 esracolakk
Bildiğimizi sandığımız ülke: İran https://www.ustayazar.com/esracolakk-2950 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2950 Aslında haberlerde sokaklarda her yerde hakkında herkesin konuştuğu komşumuz İran hakkında bilgilerimiz oldukça sınırlı. Fars yöneticilerin yönettiği ama yarısının Türk olduğu bir ülke. 40 milyona yakın Türk’ün yaşadığı ülkede Kürtler, Lorlar ve Talişler gibi milletler de nüfusun önemli bir kısmını oluşturmaktadır. 
Resmi dil Farsça olsa da her millet kendi kültürlerini korumak adına kendi dillerini konuşmaktadır. Özellikle Güney Azerbaycan ve Tahran gibi bölgelerde gezerken sokakta birine çarpsanız yüksek ihtimalle Türk'tür. Bindiğiniz taksi, yemek yediğiniz restoran, yolculuk yaptığınız otobüs gibi bütün mekanlarda Şehriyar sesi ile karşılaşmanız olasıdır. Şehriyar, Türkçe konuşulan şehirlerin en güzellerinden birinde; Tebriz’de dünyaya gelmiş Türkçenin öncü şairlerinden biridir. 
Sokaklarında rahatlıkla gezebilirsiniz. Güvenlikle alakalı bir endişeniz olmadan hareket edebilirsiniz. Gerçekten bu konuda gözlemlediğim, en az Türkiye kadar güvenli olduğu. Sıcakkanlı, misafirperver bir ülke olarak tanımlayabilirim. Hem Türk kültürü açısından hem de dünya mirası açısından oldukça zengin bir coğrafya. Para birimleri Türk lirasından düşük olduğu için gezinizde zorlanmazsınız da. Özellikle ulaşım ucuz. Malumunuz petrol ülkesi. Daha sonraki yazılarımda İran’a nasıl gidilir, nereleri gezilir gibi konulara da değineceğim. Çünkü Tuğrul Bey’in türbesini dünya gözü ile muhakkak görmelisiniz.

]]>
Wed, 09 Mar 2022 00:08:34 +0300 esracolakk
Uyuz hastalığına yakalanmış köpekler... https://www.ustayazar.com/esracolakk-2949 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2949 En sevdiğim sözlerden biridir: "Hayvanlara merhameti olmayanın insanlara da merhameti olmaz." sözü.

Hepimizin etrafında, sokaklarda binlerce hayvan var. Hepsini birden koruyup kollamak elbette ki mümkün değil; ancak bu sorumluluğu üstlendiğimiz zaman bir tanesine bile faydamız dokunması kâfi.

Çevremizde karşılaşabileceğimiz hayvanları tek tek ele almak ayrı ayrı yazıların konusu olur. Bu yazımda özellikle uyuz hastalığına yakalanmış köpeklerden bahsetmek istiyorum. Uyuz hastalığı çeşidine göre bulaşıcılık riski taşıyabilir. Bunun teşhisini de ancak bir veteriner tarafından sağlayabiliriz. Etrafıma baktığımda bu tür hastalıklara yakalanmış olan köpekleri ücra köşelere götürerek orada bırakıyorlar. Zavallı hayvanlar bu hastalığın derdini çekmenin yanında, terk edildikleri için kahr oluyorlardır eminim. Allah aşkına yapmayın! Bir miktar ücret karşılığında veterinerden gerekli ilaçları aldığınızda, elinize eldiven takarak bunları uygulayabilirsiniz. Bu dönemde beslenmeleri çok önemli. Yeterli beslenmeyi sağlayamadıklarında vücutları güçsüz düştüğü için hastalık daha da ilerleyebiliyor. Tedavinin takibini yaptığınızda ise hayvanın belirgin iyileşmeler kaydettiğini sizler de göreceksiniz. Sağlığına kavuştuktan sonra ise onların mutlulukları sizin de mutluluğunuz olacak.

]]>
Tue, 08 Mar 2022 23:52:01 +0300 esracolakk
Elektronik Kitaplar https://www.ustayazar.com/esracolakk-2944 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2944 Gelişen dünya ile birlikte kitapların tozlu sayfaları, yerini günümüzde elektronik sayfalara bıraktı. Artık metroda, metrobüste ya da herhangi bir araçta yanımızda kitap olmadığında bile telefonumuzdan rahatlıkla kitaplara ulaşabiliyoruz. Elbette ki bu durum bir kitaba dokunmanın, o kitabın sayfalarını çevirmenin lezzeti ile aynı olmasa da insanların kitaplara ulaşımını kolaylaştırması açısından faydalı bir gelişme.

Sadece roman, hikâye vb. türlerde değil, akademik araştırmalar açısından da bir tıkla dünyanın diğer ucunda yer alan kütüphanelerdeki eserlere ulaşabilmekteyiz. Aynı zamanda çocuk kitaplarını elektronik ortama taşıyan, elektronik ortamda kaleme alınan kitaplar da mevcut. Tüm bu gelişmeler kitap okumanın önemini artırmakla birlikte, istediğimiz her an ve her yerde onların sayfalarını çevirebilmemize imkân sağlıyor.

]]>
Tue, 08 Mar 2022 02:17:27 +0300 esracolakk
Dil ve iletişim https://www.ustayazar.com/esracolakk-2943 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2943 İnsanların duygularını ve düşüncelerini aktarma aracı olan dil, iletişim ile doğrudan bir ilişkiye sahiptir. Jest ve mimiklerle, simgelerle ya da sembollerle de gerçekleştirebildiğimiz iletişim içerisindeki en etkili yollardan biridir. Sağlıklı bir iletişim kurmak ve duygularını, düşüncelerini karşı tarafa aktarmak isteyen bireyler, dil aracılığı ile kendilerini ifade ederler.

Tarihsel süreç boyunca insanlar birbirlerini anlama, etkileşim içinde olma, derdini anlatma gayesiyle dili kullanmak durumunda kalmışlardır. Bu süreç toplumların genetik kültürel kodlarıyla gelişerek her topluluk kendine ait olan bir dil geliştirmiştir. Canlı olması yani  kendini geliştiriyor olması nedeniyle dil, sürekli bir değişim içerisindedir. Aslında yaşadığımız global dünyanın hızına sadece bizler değil, konuştuğumuz dil de ayak uydurmaktadır.

]]>
Tue, 08 Mar 2022 02:11:44 +0300 esracolakk
Çocuk kitaplarında nelere dikkat edilmeli https://www.ustayazar.com/esracolakk-2942 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2942 Kitap okumanın her yaşta ehemmiyetli olduğunu, hatta günümüzde bilinçli annelerin artmasıyla birlikte bebek daha anne karnındayken ona kitaplar okunmaya başlandığını görmekteyiz. Kitap okumanın önemini kabul eden bizler, bu kitapların içerisinde yer alan konuların, resimlerin, üslubun öneminin ne kadar farkındayız? İşte bu noktada hangi yaş grubuna ait olursa olsun çocuklarımıza aldığımız kitapların önce ebeveynlerin süzgecinden geçmesi gerekmektedir.

Özellikle merak duygusuna bağlı olarak çocukların sıkça soru sormaya başladığı dönemlerde, bizim dikkat etmediğimiz, farkına varamadığımız en ufak ayrıntılar onların gözünden kaçmıyor. Bu nedenle seçtiğimiz çocuk kitaplarında öncelikli olarak çocuğumuzun yaşına uygun olan kitaplar tercih edilmeli, daha sonra kitap içerisinde nasıl bir dil kullanıldığı, konu içeriği ile resimlerin uyumuna bakılmalıdır.

]]>
Tue, 08 Mar 2022 02:07:11 +0300 esracolakk
Ruhumun elbisesi: Beden https://www.ustayazar.com/esracolakk-2941 https://www.ustayazar.com/esracolakk-2941 Türk edebiyatı içerisinde kıyafetname olarak bilinen bir ilim vardır. Kıyafetnâmelere göre nasıl ki insanlar bedenini örtmek için farklı kıyafetler giyerse, insanın ruhu da tıpkı kıyafet giyer gibi bir bedene bürünmüştür.

Her kişinin bedeni kendine hastır ve içerisinde birçok özellik barındırır. Gözü, kaşı, kulağı, elleri, saçı vb. şekilde sayabileceğimiz bu özellikler kişiden kişiye değişir. İşte bu noktada kıyafetname ilmi, değişen bu özelliklerin bir anlamı olduğunu ve kişinin bedensel özelliklerinin onun ruhuna dair bize ipuçları verdiğini söyler. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri’nin Mârifetnâme adlı eseri içerisinde kıyafetnâmelere ait bir bölüm mevcuttur. Kıyafetnâmelerle ilgili meşhur eserlerden biri olan bu eserde, kişinin vücut özelliklerine göre analizlerde bulunulur. Kaşının arası açık olan dürüst; boynu uzun olan akıllı; gözü siyah olan itaat sahibi olur gibi örnekler sıralanabilir.

Yaşanılan tecrübeler sonucunda ortaya konulan bu ilim içerisinde yer alan analizler, elbette ki tartışılagelmiştir. Yine de etrafımızdaki kişilerin ruh yapısı hakkında bizlere ufak fikirler vermesi açısından bu kitapların kapaklarını aralamakta fayda var.

]]>
Tue, 08 Mar 2022 01:56:29 +0300 esracolakk
Rüya ilmi https://www.ustayazar.com/esracolakk https://www.ustayazar.com/esracolakk İnsanın varlık yaşına denk olan rüyalar kimi zaman bilinçaltımızın yansıması kimi zaman da bize mesajlar ileten bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Hemen hemen her kişinin hayatında onu derinden etkileyen bir rüya ve bu rüyayı anlayabilme merakı hasıl olur. Rüya ilminin temelini oluşturan bu merak, bugün kitaplıklarımızda yer alan tabirnamelerin kaleme alınmasına zemin hazırlamıştır.

Uyku, insanların dinlenmelerini sağlayan ve vücut ritmini düzenleyen fiziksel bir ihtiyaçtır. Bunun yanında kişilerin gün içerisinde yaşadıkları gerginlikler, stres, yorgunluk vb. olumsuz etki oluşturabilecek durumlar, uykunun içinde barındırdığı "rüya" sürprizi ile insanların zihninden deşarj edilir. Bazen gördüğümüz rüyaların etkisi ile üzerimizden kamyon geçmişçesine yataktan kalkmış olsak da aslında yaşadığımız kötü hadiselerin etkisinden sanki bir terapiden çıkmışçasına kurtulmuş oluruz. Psikolojik rüyalar olarak isimlendirilen bu rüyaların dışında bir de bize mesajlar ileten İlahi kaynaklı rüyalar vardır. Bu tip rüyalar bizi o kadar çok etkiler ki onu anlama, anlamlandırma ve yorumlama ihtiyacı hissederiz. Rüya ilminin yer aldığı tabirnamelerin -günümüzdeki adıyla rüya tabirlerinin- devreye girdiği bu aşamada bu tip eserlerle ve kaynaklarla rüyalarımızı anlamlandırmaya çalışırız.

]]>
Tue, 08 Mar 2022 01:50:05 +0300 esracolakk