Yavuz Çetin

Modern zamanlarda yaşayan şehirli türk insanının portresidir Yavuz Çetin etin. Hatta bir vazgeçme hikayesidir. Tozlaşmış toplum karşısında yenilen idealist şehirli Türk'ün acıklı hikayesi. Bugün teknolojinin gelişmesiyle yozlaşma çok daha fazla. Iyi ki bugünleri görmedi.

Sadece üç adet şarkısından bile hayatı, beklentileri ve hayal kırıklıkları anlaşılabilir. Sadece senin olmak isimli parçasında, gençliğin verdiği adrenalin, mutlu olma hevesi, her şeyi başarabilirim inancı var. Şarkı resmen mutluluk hormonu tavan yapmışken yazılmış. Toplumdan ve toplumun acı gerçeklerinden okkalı tokadı yemediği dönemler.

Her şey biter isimli eseri ise sadece senin olmak'ın adeta antitezi. Çocukluğumuzu, ergenliğimizi, gençliğimizi hatırlayalım. Duygularımız ne kadar saf ne kadar temiz idi. Hoş o zamanlar bile her adımını planlı atan ve saflıkla değil sadece kendi çıkarıyla hareket eden akranlarımız vardı. Onları görmezden gelirdik fakat büyüdükçe işler değişti. Onlar çoğunluk oldu ve çoğunluk azınlığı yuttu. Başta aşk olmak üzere bütün duygular, bütün ilişkiler de saflığını kaybetti. Sevdiğiniz insan sizi terk etti hatta bir süre sonra belki adınızı, yaşadığınızı bile unuttu. Dostluklar tamamen çıkar üzerine kurulmaya başlandı. Bu şarkı bunu anlatıyor.

Yaşamak istemem  ise altın vuruş. iş, aşk, arkadaş, idealler vb. gibi insanı insan yapan her konuda yaşadığı hayal kırıklığının dışa vurumu. Gerçek hayattan yediği tokadı sindirememe durumu ve hayattan vazgeçeceğini açık açık ilan etmesi.

Yavuz Çetin, Türkiye'de müzisyenlik yapan her gencin olmak isteyeceği noktaya çok erken ulaşmıştı. Daha doğrusu dışarıdan öyle gözüküyordu. Albüm yapmıştı, en ünlü gruplarda çalıyordu. dışarıdan bakıldığında daha ne isterdi? Fakat hayat bu kadar basit değil. Mutluluk için bazen yukarıda yazdıklarım da yetmiyor. Mutluluk, insanoğlunun en komplike duygusu.